Elazığlı Kadınların Geleneği Geleceğe Taşıyan Yolculuğu

Elazığ Belediyesi, kadınların ekonomik hayata katılımını artırmak ve kentin kültürel mirasını yaşatmak amacıyla önemli bir projeye imza attı.

TÜBİTAK’ın Cumhuriyet’in 100. yılı özel çağrısı kapsamında desteklediği “Kadın Emeğinin Gücü” adlı proje, Kadir Has Üniversitesi ve Elazığ Belediyesi iş birliğiyle hayata geçirildi.

Amaç, Elazığ’a özgü boncuklu iğne oyasının, kadınların el emeğiyle yeniden canlandırılması ve geleceğe aktarılması.

Yüzyıllık Bir Miras Yeniden Hayat Buluyor

Yüzyıllardır Elazığlı kadınların duygularını, sevinçlerini, umutlarını ilmek ilmek işleyerek aktardığı boncuklu iğne oyası, bu projeyle yeniden gündeme taşınıyor.

Elazığ Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü Aile Danışma ve Eğitim Merkezi (ADEM) koordinasyonunda yürütülen proje, Doç. Dr. Esra Bayhantopçu yönetiminde, Doç. Dr. Çiğdem Gürsoy’un araştırmacı olarak katkısıyla yürütülüyor.

Proje; kadınların el emeğine görünürlük kazandırmayı, kültürel değerleri korumayı ve aynı zamanda kadınların ekonomik bağımsızlıklarını güçlendirmeyi hedefliyor.

Kadınların Katılımıyla Geniş Bir Alan Araştırması Yapıldı

Projenin ilk etabında Elazığ’ın farklı bölgelerinde yaşayan 390 kadınla yüz yüze anketler gerçekleştirildi.

Elde edilen verilerle, kadınların sosyoekonomik ihtiyaçları ve geleneksel el sanatlarına bakış açıları analiz edilerek bölgesel ihtiyaç haritası çıkarıldı.

Ayrıca Mayıs ayında Elazığ Belediyesi Kültür Merkezi’nde düzenlenen seminerlerde kadınlara; ekonomik gelişim, toplumsal eşitlik, kültürel mirasın korunması gibi konularda eğitimler verildi.

Etkinliğe Elazığ Belediye Başkan Yardımcısı Nazif Bilginoğlu, Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Mehmet Karaaslan da katıldı.

“Boncuklu İğne Oyası” Yeniden Kadınların Eline Dönüyor

Projenin ikinci etabında, usta öğreticiler tarafından boncuklu iğne oyası kursları açıldı.

İlk etapta 20 kadın kursiyer, Elazığ’ın geleneksel motiflerini modern tasarımlarla buluşturarak yeni ürünler geliştirmeye başladı.

Katılımcılara malzeme desteği sağlanırken, eğitimlerde yaka iğneleri, başörtüleri, gelin aksesuarları, takılar, kahve sunum peçeteleri ve tespih başlıkları gibi el emeği ürünler üretiliyor.

Ayrıca kurs kapsamında kadınlara dijital okuryazarlık, bilgisayar kullanımı ve girişimcilik eğitimleri de veriliyor.

Eğitimlerin sonunda ortaya çıkan eserler, Elazığ Belediyesi’nin düzenleyeceği sergide sanatseverlerle buluşacak.

“Kadınların Gücünü Bilimle Birleştirdik”

Proje yürütücüsü Doç. Dr. Esra Bayhantopçu, çalışmaların Elazığ’daki kadınlar için hem kültürel hem ekonomik açıdan büyük anlam taşıdığını belirtti:

“TÜBİTAK destekli bu projeyle, kadınların geleneksel el emeğini bilimsel bir çerçevede yeniden değerlendiriyoruz.

Kadınlarımızın üretim gücünü görünür kılmak, hem kültürel mirasımıza sahip çıkmak hem de ekonomik kalkınmaya katkı sunmak istiyoruz.”

Karaaslan: “Kadınlarımız Üretsin, Ekonomiye Katkı Sağlasın”

Elazığ Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Mehmet Karaaslan, proje kapsamında unutulmaya yüz tutmuş el sanatlarının yeniden ekonomik değere dönüştürüldüğünü vurguladı:

“Kadınlarımızın el emeği, kültürümüzün yaşayan bir parçasıdır.

Bu projeyle sadece geçmişin izlerini korumuyor, aynı zamanda kadınlarımızın üretime katılmasını da teşvik ediyoruz.

Kadınlar üretsin, güçlensin, ekonomiye katkı sağlasın istiyoruz.”

Bilginoğlu: “Projemizi Toplumun Geneline Yayacağız”

Elazığ Belediye Başkan Yardımcısı Nazif Bilginoğlu, projenin şehre ve ülkeye önemli katkılar sağlayacağını ifade etti:

“Bu çalışma, sadece bir hobi değil; kadınlarımız için ekonomik kalkınmanın da bir yolu.

Kültürel mirasımızın yaşatılması kadar, kadınların üretimde aktif rol alması da çok kıymetli.

Hedefimiz, bu projeyi toplumun geneline yayarak sürdürülebilir hale getirmek.”

Kültürel Miras Ekonomik Güce Dönüşüyor

“Kadın Emeğinin Gücü” projesi, Elazığ’da gelenekten geleceğe uzanan bir köprü oluşturuyor.

Elazığlı kadınlar, dedelerinden miras kalan sanatı modern üretim teknikleriyle harmanlayarak hem ekonomik bağımsızlık kazanıyor hem de kültürel kimliği yaşatıyor.

Uzmanlara göre proje, kadın istihdamına ve kültürel sürdürülebilirliğe katkı sağlayan örnek bir model olma yolunda ilerliyor.